Editörün Seçtikleri

İsyan Ettiler Kuytu Köşelerden Döndüler

KÖŞE/ Ozan Sönmez

“Kalksın eller üçlü için
Haykıralım GÖZGÖZ için”

İsyan Marşı

——–

Kurulduğu 1925 yılından bugüne İzmir’imizin genetiğinde var olan isyan ruhuyla futbol sahalarında mücadelesini sürdüren Şanlı Göztepe, Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılının ilk senesinde hak ettiği yere; Süper Lige döndü.

Bu geri dönüş hikayesine geçmeden önce gelin 99 yıldır sönmeyen isyan meşalesinin serüvenine “kuş uçuşu” bir yolculuk yapalım.

——–
İlk isyan!

İzmir topraklarına bir daha hiçbir kirli ayağın basamayacağını tüm dünyaya haykırışımızın yaklaşık üç yıl sonrasında 1925 yılında Altay’ın Aydın’da katıldığı bir futbol müsabakası dönüşünde kara trende başlar. O dönem Altay’da futbol oynayan Nebil ile Vedat kardeşler, Muzaffer Koral, Ferit Simsaroğlu, Necati Bey ve Nusret Bey; yönetim içinde yaşanan haksızlıklar dolayısıyla isyan ateşini yakar ve yeni bir spor kulübü kurmaya karar verir. 14 Haziran 1925 tarihinde Güzelyalı’daki vapur iskelesinin yanında bulunan Mez Gazinosu’nda toplanan; içerisinde futbolcuların da olduğu semtin ileri gelenleri Göztepe’yi kurar.

Takımın ilk kalecisi ve kulübün 12 No’lu üyesi olan Orhan Salepçioğlu o günleri şöyle anlatır:

“Kulübü ilk olarak vapur iskelesinin yanındaki Mez Gazinosu’nun bir odasında kurmuştuk. Daha sonraki yıllarda gençlerle kaynaşıp gelişmesi için Güzelyalı’daki bir yöneticiye ait olan ve yıllarca kamp evi olarak kullanılan 1091 No’lu binaya taşındık ve bir çok taraftar kazandık.”

——–

Bir “Zümrüdü Anka Kuşu” hikayesi

Uzun yıllar bölgesel ve ulusal liglerde mücadele eden Göztepe, 1960-1970 yılları arasında fırtına gibi eser. 1968 yılında önce finalde Galatasaray’ı yenerek Türkiye Kupasını müzesine götürür, ardından Fuar Şehirleri Kupası’nda Macar futbolunun güçlü ekiplerinden Ujpest ile yarı final oynayarak ülkemizde bunu başaran ilk Türk takımı olur. Bir sezon sonra bu kez finalde Eskişehirspor’u yenerek üst üste ikinci kez Türkiye Kupasını kazanan Göztepe için zafer dolu yıllar geride kalıyor, adeta bir Zümrüdü Anka Kuşu hikayesi başlıyordu. 1976-1977 yılında 18 yıl aralıksız mücadele ettiği Türkiye 1. Ligi’nden 2. Lig’e düşen Göztepe bu tarihten sonra inişli çıkışlı bir profil çizer. 2000’li yılların başında kulübün kötü yönetimi sonucu 5 sezonda 4 küme gerileyerek Amatör kümeye kadar düşer. Sarı kırmızı renklere gönül vermiş taraftarlar, bunalımlı günlerin yaşandığı 2005 senesinin 6 Eylül’ünde Güzelyalı’da Satranç adı verilen parkta; umudun şairi Nazım Hikmet’in kaleme aldığı Zülfü Livaneli’nin bestelediği “karlı kayın ormanında” şiirinden esinlenerek İsyan Marşı’nı yazar. İlerleyen yıllarda Göztepe sevdalılarının tribünlerde aşkla söylediği bir beste olmanın ötesine geçen İsyan Marşı, her defasında küllerinden doğan Zümrüdü Anka Kuşu hikayesindeki güneş misali camiaya umut olur.

——–

İzmir’e yakışır bir yüzyıl olması dileğiyle…

Altınbaş yönetiminde geçen yedi yılın ardından 2014 yılında kulübün patronu 2012 verilerine göre 500 milyon dolarlık servetiyle Türkiye’nin en zengin 34. iş insanı olan Mehmet Sepil oldu. Üç yıl içerisinde Göztepe’yi 2. Lig’den Süper Lig’e çıkaran Mehmet Sepil, kulübün 14 yıllık Süper Lig hasretine son verdi. Bu süreçte; 50’ye yakın yeni futbol okulu, 3 yeni ürün mağazası, Urla Yelken Tesisleri, Adnan Süvari Tesisleri, Göztepe Altyapı Akademisi ve Göztepe Gürsel Aksel Stadyumu’nu da kulübe kazandırdı. Sepil başkanlığında kurumsallaşma yolunda önemli adımlar atan Göztepe kulübü hisselerinin %70’i, 19 Ağustos 2022 tarihinde gerçekleşen ortalık ile Sport Republic şirketine geçti. Kulübün yeni başkanı Sport Republic’in CEO’su Danimarkalı Rasmus Ankersen oldu. Bu birliktelik sonrası gerçekleştirilen yapılanma ve planlamalar henüz ikinci yılında meyvesini verdi.

2023-2024 sezonuna üç haftada elde ettiği bir puanla kötü bir başlangıç yapan Göztepe, haftalar ilerledikçe aldığı seri galibiyetler sonrasında üst sıralara tırmanışını sürdürdü. Ligin 16. Haftasına gelindiğinde sahasında ağırladığı lider Eyüp Spor’u 5-1 gibi farklı bir skorla yenerek Süper Lig iddiasını ilk kez bu kadar güçlü bir perdeden ortaya koydu. Görkemli Eyüp Spor galibiyetinin ardından yer yer beklenmedik puan kayıpları yaşasa da ligin kalanında form grafiğini koruyan Göztepe, Eyüp Spor’un ardından ligi ikinci sırada tamamlayarak Süper Lige yükseldi. Bu başarının mimarları Başkan Rasmus Ankersen, teknik direktör Stanimir Stoilov, futbolcular, teknik heyet ve tabi ki 99 yıldır bir an olsun takımını yalnız bırakmayan cefakar Göztepe taraftarını canı gönülden kutluyorum.

Göztepe Kulübü Başkanı Ankersen’in, “Futbolda başarı elde etmenin zaman aldığını ve bir gecede oluşmadığını anlamak son derece önemli” ifadeleri önümüzdeki yıl Süper Lig’de mücadele edecek Göztepe’ye olduğu gibi dilerim ki İzmir’imizin köklü kulüpleri Karşıyaka ve Altay’a da yol haritası olur. Cumhuriyetimizin simge kentlerinden İzmir; köklü tarihe ve eşsiz camialara sahip bu üç kulübüyle Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında yeniden Süper Lige damga vurur!