Sağlıklı Şehirler İçin Bursa’dan Küresel Mesaj: “Doğayı Kaybeden, Geleceğini de Kaybeder”

Bursa’da düzenlenen DSÖ Avrupa Sağlıklı Şehirler Ağı yıllık konferansında bu yıl verilen mesaj çok netti: Daha adil, daha yeşil ve daha dirençli kentler yaratmak zorundayız. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay’ın da aktif katılım gösterdiği konferans, yerel yönetimlerin küresel sorumluluğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Etkinliğin sonunda kamuoyuna açıklanan Bursa Taahhüdü, şehirlerin ortak vicdanını yansıtan bir belge olarak dikkat çekti. İnsan sağlığı, mekânsal eşitlik, doğa ile uyumlu kentleşme ve kolektif dayanışma bu taahhüdün omurgasını oluşturuyor. Özellikle pandemi sonrası dönemde kentlerin sadece krizlere karşı değil, iklim değişikliği ve sosyal adaletsizliklere karşı da önleyici bir rol üstlenmesi gerektiği vurgulandı.

Tugay’dan güçlü mesaj: Yaşam alanları iyileştirilmeli

Başkan Tugay, “şehirleri sağlıklı hale getirmenin yolu yaşam alanlarını dönüştürmekten geçer” diyerek, kentsel planlamada artık ‘sağlık’ merkezli bir anlayışa ihtiyaç duyulduğunun altını çizdi. Tugay’ın notu “hava kirliliğiyle mücadele, yeşil alanların artırılması ve sağlık hizmetlerinin güçlendirilmesi” gibi başlıklarla, yerel yönetimlerin sorumluluk çerçevesine dikkat çekti.

Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in de ifade ettiği gibi, insan, mekân, katılım, barış, refah, gezegen ve hazırlıklı olmak artık şehirlerin temel ilkeleri olmalı. Bu ilkeler, yalnızca kavramsal hedefler değil; uygulamaya geçmesi gereken stratejik öncelikler olarak öne çıkıyor.

Sağlıklı kentler artık bir lüks değil, zorunluluk

Toplantıya İrlanda’dan Türkiye’ye birçok yerel yönetici katılırken, DSÖ yetkilileri de şehirlerin artık sadece altyapı değil, insan hayatını doğrudan etkileyen sistemler olarak ele alınması gerektiğini vurguladı. Bursa’dan yükselen bu kolektif çağrı, Avrupa’dan Asya’ya kadar birçok bölgeye umut taşımaya aday.

Bu masada artık sadece fikirler değil, eylemler konuşuluyor.