Gündem

Prof. Dr. Hasan Tezer’den umumi tuvalet uyarısı!

Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi ve Gazi Üniversitesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Hasan Tezer koronavirüsün kişiden kişiye bulaşma şeklinin değişkenlik gösterebileceğini açıklarken "Umumi tuvaletler riskli. Bu virüs sadece temasla, damlacık yoluyla bulaştığı için bulaş riskiniz olur." ifadelerini kullanarak önemli uyarılarda bulundu.

Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi ve Gazi Üniversitesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Hasan Tezer, koronavirüs salgını ile ilgili virüsün temas yoluyla bulaştığına vurgu yaparak umumi tuvaletlere dikkat çekerek vatandaşlara önemli uyarılarda bulundu.

“UMUMİ TUVALETLER RİSKLİDİR”

Prof. Dr. Tezer, virüsün temas yoluyla bulaştığına vurgu yaparak, “Umumi tuvaletler riskli. Bu virüs sadece temasla, damlacık yoluyla bulaştığı için bulaş riskiniz olur. Ama dışkıyla idrarla başka sekresyonlarınızla vücudunuzdan atabiliyorsunuz. Pozitiftiniz ama negatifleştiniz, hala dışkınızla, idrarınızla, gözyaşınızla belki bu virüsü atabilirsiniz. Ama bunların şu ana kadar bulaş üstüne çok etkili olmadığını biliyoruz. Ama yine de bizim hijyen kurallarına bu dönemde özellikle dikkat etmemiz lazım” diye konuştu.

“HERKESİN BU İŞTE ELİNİ TAŞIN ALTINA KOYMASI LAZIM”

Prof. Dr. Tezer, Türkiye’de 1’inci dalganın uzatmalarının yaşandığını, Avrupa’da birçok ülkenin birinci dalgayı bitirdiğini ifade ederek, şunları söyledi:

“2’nci dalga tekrar başlar ve korktuğumuz gibi diğer virüs etkenlerinin de çıkmasıyla birlikte vaka artışları daha fazla olabilir mi, yeni bir virüs olduğu için bunu bilemiyoruz, toplumdaki tam duyarlılığı bilemiyorsunuz. Elinizde aşı yok, kurallara uymaz, mesafenize, hijyen şartlarına dikkat etmezseniz ve maske takmazsanız daha da vakalar yüksek olabilir. Tabii ki bu yönden çok dikkatli olmak lazım. Kurallar özellikle bu okulların açılacağı dönemde çok önemli. Biz her zaman kötü senaryolar üstünde çalışmalıyız. İyi senaryo üzerinde çalışıp rahat olmak her zaman bizi felakete sürükler. O yüzden kötü senaryolara çalışacağız, önlemlerimizi alacağız ondan sonra da 2’nci dalga belki de yaşanmayacak; ama biz 2’nci dalgaya girecek gibi önlemlerimizi almak zorundayız. 2’nci dalga tüm dünyada çıkmayabilir; ama biz çıkacakmış gibi hareket etmemiz lazım. Avrupa’da veba salgını 1300’lü yıllarda olduğu zaman toplumun bir kısmını yıkıma uğratıyor. 100 yıl sonra 2’nci dalga geliyor. İspanyol gribinde insanlar ‘bitti’ diye rahatlayınca 2 yıl sonra çıkan 2’nci dalgada insanların büyük kısmı kaybediliyor. O yüzden bizim hazırlıklarımızı yapmamız gerekiyor. Toplumun refahı için herkesin dikkat etmesi gerekiyor. Herkesin bu işte elini taşın altına koyması lazım ki bu süreci rahat bir şekilde atlatalım.”

KRİTİK SEVİYEDE

Vakaların Kurban Bayramı sonrası korktukları gibi çok yükselmediğini; ama kritik seviyede devam ettiğini kaydeden Prof. Dr. Tezer, “Ek önlemlere ilişkin şu aşamada önümüzü görmeden bir yorum yapmak çok zor; ama birkaç gün önce valilikler 28 ilde kısıtlayıcı kararlar aldılar, bunun etkili olmasına bakıyoruz. Ama bunlar etkili olmazsa, bir anda vaka sayıları artıp hastaneler tıkanırsa, yoğun bakımlarda yer olmazsa elbette bu hepimizi üzer ve yorar. Bu istediğimiz bir durum değil. Sağlık Bakanımız açıkladı; yoğun bakımların yüzde 50’sinin yatak kapasitesi olarak dolu olduğunu, solunum cihazlarının yüzde 30’lu bir rakamından bahsedildi; ama bunu dikkatli yorumlamak lazım. Bölge bölge değişebilir, bazı bölgelerde vaka sayısı çokken bazı bölgelerde uzun zamandır hiç bildirilmeyen vakalar var. Bu yüzden her bölge kendi hazırlığını kötü senaryolara göre il bazında yapmalı” diye konuştu.